Böyle bir terkibi/terimi uydurma konusunda -eminim- siz de bana hak vereceksiniz.
İsim tamlamasında bahsedildiği üzere hakikî izafet türünde iki isim yan yana gelmekte,
(1) birincisine muzaf, ikincisine muzafun ileyh denilmekte,
(2) muzafun ileyh mecrur olmakta,
(3) muzaf, el takısı alamamakta, varsa ikil nûnu ya da çoğul nûnu düşürülmekte,
(4) muzafun ileyh marife ise zorunlu olarak muzaf da marife olmakta; muzafun ileyh nekra ise muzaf da zorunlu olarak nekra olmaktadır.
1) كِتَابُ حَسَنٍ / كِتَابُ الْمُدَرِّسِ / كِتَابُهُ / كِتَابُ هَذَا / كِتَابُ ذَلِكَ ... : إضافة اسمية معرفة
2) كِتَابُ مُدَرِّسٍ / بَيْتُ فَقِيرٍ / قَلَمُ طِفْلٍ ... : إضافة اسمية نكرة
1) Hasan'ın kitabı / öğretmenin kitabı / onun kitabı / bunun kitabı / şunun kitabı ... : belirtili isim tamlaması
2) bir öğretmenin bir kitabı (bir öğretmen kitabı) , bir fakirin bir evi (bir fakir evi) , bir çocuğun bir kalemi (bir çocuk kalemi)... : belirtisiz isim tamlaması
BİR (1) nolu örnekler belirtili isim tamlamaları, İKİ (2) nolu örnekler ise belirtisiz isim tamlamalarıdır. Çünkü, (1) marife isme muzaf olan da marifedir ve (2) nekra isme muzaf olan da nekradır. YANİ isim tamlamalarında ya her iki eleman da marife, ya her iki eleman da nekradır; birinin marife diğerinin ise nekra olma ihtimali yoktur.
SORU: Peki, Türkçedeki "Hasan'ın bir kitabı" terkibini Arapçada nasıl kuracağız? Zira "Hasan" (tamlayan) marife, "bir kalem" (tamlanan) ise nekradır.
CEVAP: Böyle bir terkip bize şunu söylüyor: İsim tamlamasının Muzafun ileyh elemanı MARİFE olsun ama MUZAF elemanı nekra olarak kalsın! Diğer bir ifadeyle terkip bize diyor ki: Birbirine zıt iki olgu (marifelik x nekralık) tek bir terkipte ve aynı anda olsun; elemanlarından biri marife olsun, diğeri ise nekra olsun. !!! (psikopatça bir yaklaşım değil mi?) Şu halde bunun yolu, yukarıda anlattığımız hakikî isim tamlaması değildir.
Arapça terkipte bunun yolu, Türkçedeki tamlama terkibinde geçen ".......IN" eki almış ismin önüne Lİ (harf-i cer) getirmektir. Bu şekilde isim tamlaması terkibi bozulmaktadır ama Türkçe terkip, artık Arapçada anlatım bulmaktadır. Zira bu harf-i cerrin anlamlarından/fonksiyonlarından biri, sahiplik bildirmesidir. Türkçe terkipteki "...IN" ekinin de sahiplik bildirdiği hatırlanmalıdır.
كِتَابٌ لِحَسَنٍ
Hasan'ın bir kitabı
Not: "kitâb" sözcüğü, terkip bozulduğu için artık MUZAF olmadığından tenvin almıştır. Artık muzaf olmadığından EL takısı da alabilir, ikil nûnu ya da çoğul nunu da alabilir. İzafet anlamına gelince o, "Hasan" sözcüğünün önüne konulan Lİ ile sağlanmıştır.
Psikopat İzafet yöntemini, muzafun ileyh (tamlayan) elemanı MARİFE ve muzaf (tamlanan) elemanı da NEKRA olan tüm Türkçe cümleleri Arapçaya çevirirken kullanmak ZORUNDAYIZ.
Bu yöntem, Arapçada o kadar çok yaygındır ki her iki elemanı da marife ya da her iki elemanı da nekra olduğunda TERCİHE BAĞLI OLARAK -özellikle karmaşık terkiplerde- bu yöntemin kullanıldığını görüyoruz. Örneğin "Sivaslı öğrencinin kırmızı arabası" (belirtili isim tamlaması) ya da "Sivaslı bir öğrencinin kırmızı bir arabası" (belirtisiz isim tamlaması) terkipleri, hakikî isim tamlaması çerçevesinde kurulabilecek terkiplerdir. Çünkü birincisinde muzafun ileyh marife olduğundan muzaf da marife, ikincisinde muzafun ileyh nekra olduğundan muzaf da nekradır.
1) سَيَّارَةُ الطَّالِبِ السِّيوَاسِيِّ الْحَمْرَاءُ
2) سَيَّارَةُ طَالِبٍ سِيوَاسِيٍّ حَمْرَاءُ
1) Sivaslı öğrencinin kırmızı arabası (belirtili isim tamlaması)
2) Sivaslı bir öğrencinin kırmızı bir arabası (belirtisiz isim tamlaması)
NOT: Sıfat tamlaması ile isim tamlaması iç-içe girmiş karmaşık bir tamlamada, önce isim tamlamasının elemanları zikredilir, peşinden sıfatlar, mevsufuna dört açıdan uyacak şekilde -yukarıdaki terkiplerde olduğu gibi- sıralanır.
1) السَّيَّارَةُ الْحَمْرَاءُ لِلطَّالِبِ السِّيوَاسِيِّ
2) سَيَّارَةٌ حَمْرَاءُ لِطَالِبٍ سِيوَاسِيٍّ
1) Sivaslı öğrencinin kırmızı arabası
2) Sivaslı bir öğrencinin kırmızı bir arabası
Yukarıdaki terkipleri, aşağıdaki cümlede olduğu gibi cümlenin çeşitli öğelerine karşılık kullanmak mümkün.
1 أ) رَأَيْتُ السَّيَّارَةَ الْحَمْرَاءَ لِلطَّالِبِ السِّيوَاسِيِّ.
1 ب) رَأَيْتُ سَيَّارَةَ الطَّالِبِ السِّيوَاسِيِّ الْحَمْرَاءَ.
2 أ) هَذِهِ سَيَّارَةٌ حَمْرَاءُ لِطَالِبٍ سِيوَاسِيٍّ.
2 ب) هَذِهِ سَيَّارَةُ طَالِبٍ سِيوَاسِيٍّ حَمْرَاءُ.
3) هَذِهِ طَالِبَةٌ نَاجِحَةٌ لِكُلِّيَّةِ الْإلَهِيَّاتِ.
4 أ) أُرِيدُ أَنْ أَرَى الْابْنَ الصَّغِيرَ لِـأخِي الْكَبِيرِ.
4 ب) أُرِيدُ أَنْ أَرَى ابْنَ أخِي الْكَبِيرِ الصَّغِيرَ.
1a) Sivaslı öğrencinin kırmızı arabasını gördüm.
1b) Sivaslı öğrencinin kırmızı arabasını gördüm.
2a) Bu, Sivaslı bir öğrencinin kırmızı bir arabasıdır.
2b) Bu, Sivaslı bir öğrencinin kırmızı bir arabasıdır.
3) Bu, İlahiyat Fakültesi'nin başarılı bir öğrencisidir.
4a) Büyük kardeşimin (abimin) küçük oğlunu görmek istiyorum.
4b) Büyük kardeşimin (abimin) küçük oğlunu görmek istiyorum.
NOT: 1, 2 ve 4 nolu cümlelerde psikopat izafet yöntemi tercihe bağlı olarak kullanılmıştır. Çünkü bu tarz ifadeleri hakikî izafet yöntemiyle de kurmak mümkün olmuştur. Fakat 3 nolu cümlede kastedilen anlamın (İlahiyat Fakültesi'nin başarılı bir öğrencisi) hakikî izafet yöntemiyle kurulması imkansızdır. Bu yüzden, zorunlu olarak psikopat tarzı izafet yöntemine başvurulmuştur. Çünkü "İlahiyat Fakültesi" marife, "başarılı bir öğrenci" ise nekradır.
😃 Özellikle karmaşık tamlamalarda, psikopat tarzı izafet yöntemini de kullanabileceğinizi unutmayın (bu, bir tarzdır). Bu terkip biçimini kullanırken Türkçe oluşturduğunuz tamlamadaki "...IN" ekini bulun ve bu eki alan ismin başına Lİ getirin. Türkçe tamlananın, Lİ ekinden önce getirilmesi gerektiğini de unutmayın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder