27 Aralık 2015 Pazar

bir fiili cumle icinde kullanirken dikkat edilmesi gerekenler


Aşağıda, fiilin kullanım halleri verilmiştir:

1) Fiillerin i'râb x binâ yönü
(Mazi ve emir fiilleri, mebnîdir. Cümle içinde, çekim tablolarındaki halleriyle kullanılırlar; herhangi bir değişikliğe maruz kalmazlar. Muzari fiillerin nûn-ı nisve fail zamiri almış çekimleri de böyledir. Muzari fiillerin diğer çekimleri (4 fiiller ve 5 fiiller) ise mu'râbtır. Birlikte kullanıldığı edata göre nasb edatıyla birlikte mansûb, cezm edatıyla birlikte meczûm, diğer durumlarda ise merfû olarak kullanılırlar.)
2) Fiiller, aldığı öğelerle birlikte ya bütün olarak yargı bildirirler ya da bütün olarak, daha büyük bir kelime grubunun bir elemanına karşılık gelirler.

1) خَرَجَ الطَّالِبُ مِنَ الصَّفِّ.
2) خَرَجَ حَسَنٌ مِنَ الصَّفِّ.

3) يَخْرُجُ الطَّالِبُ مِنَ الصَّفِّ.
4) يَخْرُجُ حَسَنٌ مِنَ الصَّفِّ.

5) لَنْ يَخْرُجَ الطَّالِبُ مِنَ الصَّفِّ.
6) لَنْ يَخْرُجَ حَسَنٌ مِنَ الصَّفِّ.

7) لَمْ يَخْرُجِ الطَّالِبُ مِنَ الصَّفِّ.
8) لَمْ يَخْرُجْ حَسَنٌ مِنَ الصَّفِّ.
1) Öğrenci, sınıftan çıktı.
2) Hasan, sınıftan çıktı.
3) Öğrenci, sınıftan çıkıyor.
4) Hasan, sınıftan çıkıyor.
5) Öğrenci, sınıftan çıkmayacak.
6) Hasan, sınıftan çıkmayacak.
7) Öğrenci, sınıftan çıkmadı.
8) Hasan, sınıftan çıkmadı.

9) خَرَجَتِ الطَّالِبَةُ مِنَ الصَّفِّ.
10) خَرَجَتْ زَيْنَبُ مِنَ الصَّفِّ.

11) تَخْرُجُ الطَّالِبَةُ مِنَ الصَّفِّ.
12) تَخْرُجُ زَيْنَبُ مِنَ الصَّفِّ.

13) لَنْ تَخْرُجَ الطَّالِبَةُ مِنَ الصَّفِّ.
14) لَنْ تَخْرُجَ زَيْنَبُ مِنَ الصَّفِّ.

15) لَمْ تَخْرُجِ الطَّالِبَةُ مِنَ الصَّفِّ.
16) لَمْ تَخْرُجْ زَيْنَبُ مِنَ الصَّفِّ.
9) Öğrenci, sınıftan çıktı.
10) Zeynep, sınıftan çıktı.
11) Öğrenci, sınıftan çıkıyor.
12) Hasan, sınıftan çıkıyor.
13) Öğrenci, sınıftan çıkmayacak.
14) Zeynep, sınıftan çıkmayacak.
15) Öğrenci, sınıftan çıkmadı.
16) Zeynep, sınıftan çıkmadı.
Not: Mazi fiiller, mebnîdir; nasb edatlarıyla kullanılmazlar. Cezm edatlarından ise etkilenmezler.
Muzari fiiller (4 fiil çekimleri ve 5 fiil çekimleri), birlikte kullanıldığı edata bağlı olarak merfû / mansûb / meczûm hâlde kullanılırlar.

Yukarıda örneklendirilen (1-16 nolu) tüm fiil cümleleri, yargı bildirirler. Oysa aşağıdaki (17-22 nolu) cümlelerde fiiller (aldığı tüm öğelerle birlikte) yargı bildirmezler; sıfat tamlamasının sıfat elemanına karşılık kullanılmıştır.
حَسَنٌ طَالِبٌ نَجَحَ فِي الْاِمْتِحَانِ.
حَسَنٌ طَالِبٌ سَيَنْجَحُ فِي الْاِمْتِحَانِ.
حَسَنٌ طَالِبٌ لَنْ يَنْجَحَ فِي الْاِمْتِحَانِ.
حَسَنٌ طَالِبٌ لَمْ يَنْجَجْ فِي الْاِمْتِحَانِ.

زَيْنَبُ طَالِبَةٌ نَجَحَتْ فِي الْاِمْتِحَانِ.
زَيْنَبُ طَالِبَةٌ سَتَنْجَحُ فِي الْاِمْتِحَانِ.
زَيْنَبُ طَالِبَةٌ لَنْ تَنْجَحَ فِي الْاِمْتِحَانِ.
زَيْنَبُ طَالِبَةٌ لَمْ تَنْجَجْ فِي الْاِمْتِحَانِ.

17) Hasan, sınavda başarı olan bir öğrencidir.
17) Hasan, sınavda başarı olacak bir öğrencidir.
18) Hasan, sınavda başarı olmayacak bir öğrencidir.
19) Hasan, sınavda başarı olmayan bir öğrencidir.

17) Zeynep, sınavda başarı olan bir öğrencidir.
17) Zeynep, sınavda başarı olacak bir öğrencidir.
18) Zeynep, sınavda başarı olmayacak bir öğrencidir.
19) Zeynep, sınavda başarı olmayan bir öğrencidir.

Fiil cümlesi ve isim cümlesi ayrımı da fiilin kullanımıyla direkt olarak bağlantılı bir husustur. Örneğin, fiil cümlesinin merfû ismi ister tekil ister ikil isterse çoğul olsun, fiil her zaman müfret yapıda gelir. Oysa isim cümlesinde mübteda (özne) tekil ise haber öğesinde geçen ve kendisiyle direkt olarak bağlantılı fiil de tekil, çoğul ise haber öğesinde geçen ve kendisiyle direkt olarak bağlantılı fiil de çoğul olarak gelir. (Yani, bir isim kendisinden sonraki fiili sayı değeri açısından birinci derecede etkiler. Oysa bir isim, kendisinden önceki fiili dolaylı olarak etkiler; sadece müzekker/müennes oluşunu etkiler).

1) الطَّالِبُ يَكْتُبُ الدَّرْسَ. / يَكْتُبُ الطَّالِبُ الدَّرْسَ.
2) الطُّلَّابُ يَكْتُبُونَ الدَّرْسَ. / يَكْتُبُ الطُّلَّابُ الدَّرْسَ.

3) الطَّالِبَةُ تكْتُبُ الدَّرْسَ. / تكْتُبُ الطَّالِبَةُ الدَّرْسَ.
4) الطَّالِبَاتُ يَكْتُبْنَ الدَّرْسَ. / تكْتُبُ الطَّالِبَاتُ الدَّرْسَ.

Bu durum, sadece 3. şahıs zamir çekimlerinde ve fâilin zamir olmadığı aksine açık isim olarak geldiği durumlarda söz konusudur. 1. şahıs ya da 2. şahıs zamir çekimlerinde cümle, ister fiil cümlesi ister isim cümlesi olsun, fiil çekiminde herhangi bir değişiklik olmaz.
1) أَنَا أَكْتُبُ الدَّرْسَ.
1) أَكْتُبُ الدَّرْسَ.
2) أَنْتُمْ تَكْتُبُونَ الدَّرْسَ.
2) تَكْتُبُونَ الدَّرْسَ.
1) Ben, dersi yazıyorum.
1) (Ben,) dersi yazıyorum.
2) Siz, dersi yazıyorsunuz.
2) (Siz,) dersi yazıyorsunuz.

Yukarıdaki hususlar, bir fiili cümle (ya da terkip) içinde kullanırken dikkat edilmesi gereken hususlardır. Bir fiili cümle içinde kullanırken dikkat edilmesi gereken diğer bir husus da fiilin yapısal anlamlarıdır (siygası, zamanı ve merfû ismi ).
كَتَبْتُ.
YAZDIM : eylemi yapan (özne) "BEN" / eylem "BİTMİŞ", o yüzden mazi siyganın ENE zamir çekimi kullanılmıştır.
أَكْتُبُ.
YAZARIM/YAZIYORUM : eylemi yapan (özne) "BEN" / eylem "BİTMEMİŞ", o yüzden muzari siyganın ENE zamir çekimi kullanılmıştır.

Sonuç olarak şunları söyleyebiliriz:
Bir fiili cümle içinde kullanırken, fiilin hem kullanım halleri hem de daha önce de belirtildiği gibi fiilin yapısal anlamları her zaman akılda tutulmalıdır. Aşağıdaki soruları bu çerçevede düşününüz?
1) Fiil mebnî midir mu'râb mı?
2) Fiil mu'râb ise birlikte kullanıldığı edat nasb edatı mıdır cezm edatı mıdır?
3) Fiilin bildirdiği eylem, bitmiş midir bitmemiş midir?
4) Fiilin merfû ismi (öznesi ya da sözde öznesi) hangi kelime ya da terkiptir?
5) Fiil, merfû ve mansûb öğeleriyle birlikte ana yargıya mı delalet ediyor yoksa daha büyük bir kelime grubunun elemanı mıdır?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder